Merhaba sayın sektördaşlarım..
Döviz kurlarının bu derece spekülatif ve manüpilatif saldırılar altında kaldığı bir dönemde belki bu yazıyı yazmak biraz tehlikeli ama ben yine de bu riski göze alıp yazmak istedim : çünkü böyle zor dönemlerde bence herkes kendi heybesindekileri ortaya koymalı ve bu bilgilerini, deneyimlerini paylaşmalı ki; ülkemiz ve ekonomimiz bu yaşananlardan bazı dersler çıkarsın ve gelecekte çok daha sağlıklı ve güzel günlere hepbirlikte ilerleyelim...
Ben 53 yaşındayım ve 28 yıldır iş hayatının içindeyim... Bunun gibi belki 7-8 tane ekonomik kriz (veya bazıları için ekonomik çalkalanma diyelim) gördüm... Hepsini de çok güzel atlattık-eyvallah bunu da atlatırız... Ancak yaşananlardan ve geçmişteki hatalardan da bazı dersleri artık almamız lazım... Bakın ben konuya kendi uzmanlık alanım olan Teknoloji ve Yazılım dünyası açısından bakmak istiyorum... (Benim işim politika değil, diğer konularda ahkam kesmem, laf dalaşına da girmem. Ben uzmanlığa inanırım ve herkesin bildiği alanda konuşması gerektiğini düşünürüm...)
Bakın sevgili dostlar; bizim yazılımlarımız yani Univera AŞ nin yazılımları; bugün dünyanın 23 ülkesinde kullanılıyor.. 5 ülkede iş ortaklarımız, bayilerimiz var.. Bizim İzmir'deki teknoloji merkezimizde 60 a yakın mühendisimizle; kendi öz kaynaklarımızla ürettiğimiz Satış-Lojistik-Servis yazılımımız PANORAMA; üç yıldır üst üste kendi konusunda "dünyanın" en iyi 5 yazılımı arasına seçiliyor ( Bkz : POI 2018-2017-2016 yıllı değerlendirme raporları) (İlgilenenler için kaynak : https://www.univera.com.tr/Haber/yine-dunyanin-en-iyileri-arasindayiz/3955 )
Dünyanın bir çok büyük şirketi bizim yazılımlarımızı sadece Türkiye'de değil, çevre ülkelerde de kullanıyorlar ve Best Practice olarak diğer ülkelere taşıyorlar...
Ancak hala (bu deliren döviz kurlarına rağmen) bazı şirketlerimizin yabancı yazılımlara yüzbinlerce dolar veya euro vermesi emin olun bizi kahrediyor... Lütfen yapmayalım şunu... Türkiyeli yazılım evlerinin çözümlerine şans verin sayın yönetici dostlar...
Emin olun hem iş kabiliyetleri olarak, hem esneklik olarak, hem iş derinliği, hem kapsam olarak, hem de satış sonrası servis kalitesi olarak bir çok konuda o yazılımlardan çok daha iyi ve çok daha profesyoneliz... Lütfen Türkiye menşeili yazılımlara biraz güvenin...
Üstelik bu işi onlar yüzbin euro'ya yapıyorlarsa, biz belki iki yüzbin TL ye veya üçyüzbin TL ye yapıyoruz... Yani hem ilk edinim hem de bakım fiyatları olarak da çok daha avantajlı ve akılcıyız..
Niçin hala çok basit alanlarda dahi hala yabancı yazılımları seçiliyor ben gerçekten anlayamıyorum? Biz Türk şirketleri olarak ne yapmalıyız sizlerin gözüne girebilmek için ? Adımızı üç harfli mi yapalım ? :))) Ya da kendimize sonu .COM ile biten havalı ingilizce bir isim verip SAAS veya PAAS adıyla ; ayda sizlerden kulanıcı başına 40-50 şer dolar para mı alalım ?
Lütfen sizden istirham ediyorum... Türk yazılım evlerine şans verin... (Lütfen yanlış anlamayın sadece kendi şirketim adına konuşmuyorum, biz zaten belli bir volümü yakalamış gidiyoruz, bizim açımızdan çok da bir şey fark etmiyor... Ancak ben özellikle Türkiye menşeili tüm diğer yazılım ve yüksek teknoloji (donanım, IoT, Scada, Robotics vs..) şirketleri adına, sevgili meslektaşlarım adına konuşuyorum... Her konuda ; çok iyi Türkiye menşeili yazılım ve donanım üreticisi şirket var.. ERP de var, IK Yazılımlarında var, MES konusunda, CRM'de, Bakım Yönetiminde, Perakendecilikte, Yapay Zeka da var.. IoT var.. Robotics var...
Sözün özü; bu konularda benden yardım isterseniz, lütfen bana cuneyt.ersin@univera.com.tr adresine yazın, elimden geldiğince yardım edeyim... Ben size her konuda 2-3 farklı Türk şirketine yönlendirebilirim veya benim de bir ara yönetim kurulu üyesi olduğum derneğimiz YASAD dan ( www.yasad.org.tr ) da bilgi alabilirsiniz)
Yazımı okuyup değerli zamanınızı bana ayırdığınız için teşekkür ederim, kalın sağlıcakla :)
Yazan: Cüneyt ERSİN (Univera - CEO)